
Varisler, bacaklardaki toplardamarların genişlemesi ve kıvrılmasıyla ortaya çıkan, yaygın bir damar hastalığıdır. Varisler tedavi edilmezse zaman içinde hem estetik hem de sağlık açısından bazı önemli sorunlara yol açabilir:
Tedavi edilmeyen varisler, özellikle gün sonunda artan bacak ağrısı, yanma, kramp, ağırlık hissi ve huzursuzluk gibi şikayetlerin zamanla daha da şiddetlenmesine yol açar.
Varisli damarlar, kanın bacaklarda göllenmesine ve dokularda sıvı birikmesine neden olabilir. Bu da bacaklarda sürekli şişlik ve ödem oluşmasına yol açar.
İlerlemiş vakalarda bacak cildinde renk değişiklikleri (kahverengi-mor), sertleşme, kuruluk ve kaşıntı görülebilir. Kronik cilt değişiklikleri gelişebilir.
Tedavi edilmeyen varisler uzun vadede ciltte açık yaralar (ülserler) oluşmasına neden olabilir. Özellikle ayak bileği çevresinde gelişen bu yaralar, tedavisi zor ve iyileşmesi uzun süren lezyonlardır.
Yüzeyel varisler, ince ve zayıf damar duvarı nedeniyle kolayca kanayabilir. Küçük bir çarpma veya travma sonrası ciddi kanamalar yaşanabilir.
Varisli damarlarda kan akımı yavaşladığı için yüzeysel damarlar içinde pıhtı oluşabilir (yüzeysel tromboflebit). Nadiren bu pıhtılar derin damarlara ilerleyerek daha ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.
Ciltte yaralar ve ülserler enfeksiyona açık hale gelir, bu da bacakta selülit veya daha ciddi enfeksiyonlara neden olabilir.
Sonuç olarak:
Varisler sadece estetik bir problem değildir. Tedavi edilmezse, yaşam kalitesini ciddi şekilde düşüren, kalıcı doku hasarı ve ciddi komplikasyonlara neden olabilen kronik bir hastalığa dönüşebilir. Bu nedenle, varis belirtileri olan kişilerin bir kalp damar cerrahına başvurarak uygun tedavi seçeneklerini değerlendirmesi önerilir.